Devlet Bahçeli’den ABD’ye çok sert tepki
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Afrin’e bir şafak vakti girip, terör koridorunun Akdeniz ile bağlantı yollarını kesmek, teröristlere Türk milletinin demir yumruğunu ve hakikat dolu müdahalesini göstermek helal-i hakkımızdır. Afrin temizlenmeli, Münbiç ve diğer fitne kaynakları, adi terör kampları, terörist üreme alanları yerle bir edilmelidir” dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. ABD’nin, Suriye’nin kuzeyinde PKK, PYD, YPG ile gayrimeşru birliktelik içinde olduğunu belirten Bahçeli, “Düşününüz, ABD lafa gelince müttefikimizdir. Hatta stratejik ortağımızdır. Geldiğimiz bu aşamada bunların ne kadar gerçek dışı ve hayal mahsulü olduğu belli ve belirgin olmuştur. ABD, Suriye’de terörü ve teröristleri himaye etmektedir. Uluslararası hukuku açıkça çiğnemektedir. Devlet olma vasfını terör örgütleriyle aynı seviyeye düşürerek dinamitlemekte, tarihsel çizgi ve rotasından sapmaktadır. 24 Kasım 2017’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Trump telefonla görüşmüş, arkasında da YPG’ye silah verilmeyeceğini duyurmuştu. Biz o tarihlerde ihtiyatla kuşkumuzu dile getirmiş, sonucun fiyasko olacağını söylemiştik. Gerçekten de ne kadar haklı olduğumuz bugün daha net anlaşılmaktadır. ABD’nin YPG aşkı kara sevdaya dönüşmüş, silah ve mühimmatla kanlı ortağını ödüllendirmeye devam etmiştir. Yazıklar olsun ki, ABD, Türkiye’ye kastetmek için kuyruğa giren katillerin ümit aşısı, geçim kapısı haline gelmiştir. Bu namertlik, ABD’nin tutunduğu siyasi zemini çatlatacak, insanlık aleminde tartışmaya açacaktır. ABD’nin terörle eşitlenmesi, terörizmle koyun koyuna girmesi züldür, zulümdür, zorbalıktır. Bu ülkenin her tarakta bezi, her taşın altında eli, her elde parmağı, her saldırganlıkta izi vardır. Terör örgütlerine sözde ordu kurulması ne demektir? ABD, böylesi bir kepazeliğe nasıl onay vermiş, ne hakla teşvik etmiştir? Terör örgütü PKK, PYD, YPG’den sınır muhafız birlikleri adında ordu kurulursa, bundan sonra dünyanın huzur ve istikrarından, ülkeler arası kalıcı ilişki ve iş birliğinden kimler, nasıl bahsedebileceklerdir?” diye konuştu.
“Türk devleti bütün mille güç unsurlarıyla terörizmi kaynağında imha etmek için harekete geçmelidir”
“ABD’nin vahşi batı saplantısından, beli silahlı kovboylardan müteşekkil çete mantığından kurtulamaması tek kelimeyle ayıptır” diyerek sözlerini sürdüren Bahçeli, “PYD ile anlaşma yapıldığı, diplomatlardan kurulu heyetin bölgeye intikal ettiği yazılıp çizilmektedir. Kandil’den gelen canilere eğitim verildiği dillerde ve gazete sayfalarındadır. ABD Merkez Kuvvetler Komutanı, 22 Aralık 2017’de IŞİD’in canlanmasını önleme gerekçesiyle sınır muhafız birlikleri kurulacağını duyurmasıyla bölgede tansiyon yükselmiştir. Terör örgütü PKK, PYD, ABD mihmandarlığıyla Suriye’nin yüzde 25’ini kontrol altına almış durumdadır. Sözde Kuzey Suriye Federasyonunun inşa ve ihya faaliyeti hızlanmıştır. ABD, fiilen işgal gücü gibi davranarak, Suriye’de 12 askeri üs kurmuş, 5 bine ulaşan asker mevcudunu çakılı tutmuştur. Kirli emelleriyle simsiyah kesilen Beyaz Saray yönetimi, Suriye’de terörist ortaklarıyla 30 bin kişilik Kuzey Ordusu kurmak için kolları sıvamıştır. Sınırlarımızın mücavir alanlarında konuşlanacak teröristlerden mütevellit sözde sınır birliklerinin komutası paravan ve paramiliter yapı olan Suriye Demokratik Güçlerinin olacaktır. İddialar böyledir. Peki, Suriye Demokratik Güçleri ne demektir? Elbette PKK’lıların, PYD’lilerin, YPG’li canavarların kamuflajı, kendilerini emniyete aldıkları kanlı bir maskedir. Bu sözde birliğin Türkiye ve Irak sınırlarını kontrol edeceği dile getirilmektedir. Bu ne rezalettir. ABD, fenersiz ve frensiz şekilde terör örgütleriyle suçüstü basılmış, yakayı ele vermiştir. Suriye’nin toprak bütünlüğü gölgelenmiş, küstahça ateşe atılmıştır. Türkiye’ye parmak sallayanları, tehditvari ve emrivaki bir dille Türk milletini dize getirmeyi aklından geçirenleri anasından doğduklarına pişman ederiz. Biz muzaffer ve muktedir bir milletiz. Gürültüye pabuç bırakmayız. Çizmeyi aşanlara eyvah dedirtecek, aman diletecek güçteyiz. Milletçe ne kimseye muhtaç olduk, ne de kimseye minnet ettik. Anamızın duasıyla geldik, hocanın selasıyla da gideriz. Suyu çekilmiş değirmene dönen ABD ve küresel vandalizmin karşısında düğme ilikleyecek, baş eğecek karakter ve seciye bozukluğu Allah’a şükür Türk milletine yabancı ve uzaktır. Bu itibarla Türk devleti bütün mille güç unsurlarıyla terörizmi kaynağında imha etmek için harekete geçmelidir. Afrin’e bir şafak vakti girip, terör koridorunun Akdeniz ile bağlantı yollarını kesmek, teröristlere Türk milletinin demir yumruğunu ve hakikat dolu müdahalesini göstermek helal-i hakkımızdır. Afrin temizlenmeli, Münbiç ve diğer fitne kaynakları, adi terör kampları, terörist üreme alanları yerle bir edilmelidir” ifadelerini kullandı.