23 Kasım 2024 Cumartesi

İnşaat ustası Kevser, bir koltukta üç karpuz taşıyor

Uşak’ta 10 yıldır baba mesleği olan inşaatçılığı sürdürmeye çalışan 30 yaşındaki Kevser Taşavlı, 1 buçuk yıldır aktif olarak inşaatlarda kalıp ve duvar ustası olarak çalışıp aile bütçesine katkıda bulunuyor. Aynı zamanda üniversite öğrencisi olan Kevser, ev işlerinde de annesine yardımcı oluyor.

İnşaat ustası Kevser, bir koltukta üç karpuz taşıyor

İnşaat sektöründe çalışmaya 20’li yaşlarda babasına yardım ederek başladığını anlatan Kevser Taşavlı, faal olarak 1,5 yıldır usta olarak çalıştığını söyledi. ‘Yapamazsın’ diyenlere inat inşaat ustası olduğunu ve bunun yanında Erzurum Atatürk Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu öğrencisi olarak uzaktan eğitimle öğrenim de gördüğünü söyleyen Taşavlı, “Azmedildikten sonra üstesinden gelinemeyecek hiçbir iş yoktur. Yeter ki insan bir işe sabır ve azim göstersin” dedi.

İnşaatta çalışıp aynı zamanda uzaktan eğitim ile üniversite okuduğunu söyleyen Taşavlı, çalışma arkadaşlarından büyük destek gördüğünü anlatarak, “İnşaatta çalışıp aynı zamanda üniversite okuyorum. Bu mesleği aralıklarla 20 yaşımdan bu yana yapıyorum ama bir buçuk yıldır kesintisiz inşaatta çalışıyorum. Babam inşaat ustası rahatsızlanıp işi bırakmak zorunda kaldı. Ben de bu sebeple aile bütçesine ve babama destek amaçlı inşaata girdim. İşimin başındayım ve bırakmayı da düşünmüyorum” diye konuştu.
İlk işe başladığında çektiği sıkıntı ve sorunları dile getiren inşaatçı kadın usta, şöyle konuştu:

“İlk işe girdiğimde istemediler. Amelelik yaparak başladım bu işe. Sonra duvar örmeye ve kalıp çakmaya başladım. Fakat yine de ilk başlarda beni aralarında istemediler. ‘Senin yapacağın iş değil, otur evinde, senin burada ne işin var.’ Malum hepimizin bildiği bir laf vardır elinin hamuru ile erkek işine karışma gibi sözlerle yaklaştılar. Ben vazgeçmeyip azim gösterdikçe ‘ya yazık değil mi kendine niye yazık ediyorsun, buranın sıcağı var, soğuğu var, işte ağırlık kaldıramazsın yarın bir gün bu senden çıkar’ gibi yaklaştılar ama ben vazgeçmedim. Beni caydıramadılar.”

İnşaat işinde ustalığa devam edebilmek için gerekli belgelere başvurduğuna değinen Taşavlı, sınavlara girip çıktığını ve şu an sınav sonuçlarını beklediğini de dile getirdi. İlk inşaat işine başladığında ağırlık kaldırmakta zorlandığını ancak zamanla alışarak hemen hemen her işe girdiğini aktaran Taşavlı, 50 kiloluk bir çimento torbasını 1’inci kattan alıp 3’üncü kata rahat bir şekilde çıkarabildiğini kaydetti. “Çevrem ve arkadaşlarım bu mesleği yapmamı istemediler” diyen Taşavlı, sözlerine şöyle devam etti:

“Git seni yormayan ve daha iyi bildiğin işleri yap dediler. Benim bu konuda kararlılığımı görünce çevrem ve arkadaşlarım da alıştı. Tabi çevrenin tepkisi değişiyor. Bir bakıyorsunuz ‘helal olsun işte çok iyi’ diyorlar bir bakıyorsunuz ‘ya sen kötü örnek oluyorsun senin yüzünden biz laf duyuyoruz’ diyen kadınlar da oluyor. Amacım kadınlara böyle bir tepki verilmesi değil. Ben sadece kadın olsun erkek olsun şunun farkına varsınlar kimse aciz değil önemli olan azmetmek başarmak, kimse acizliğinin arkasına sığınmasın, benim amacım bunun mesajını vermek insanlara, inşaatı da seviyorum hem baba mesleği hem aileme destek oluyorum. Benim verdiğim mesajı anlayıp tebrik edenler de var anlamayıp ters bakan insanlar da var.”

Eve gelince annesine yardım ediyor

İnşaat işinden geldikten sonra bir yorgunluğun olduğunu ancak ev işlerini de ihmal etmediğini, ayrıca derslerine vakit ayırmak zorunda olduğu belirten Taşavlı, “İnşaattan geldiğimizde bir beden yorgunluğumuz oluyor. Ama yine de mecburen yapılması gereken gündelik işlerimizi de yapıyoruz. Bunun yanı sıra annem ve kardeşim de yardımcı oluyor. Olmadıklarını farz edersek insan evine geldiğinde bir dinlenmişlik oluyor. Bu zaten bilinç altınıza yerleşiyor. Eve gelip yemeğinizi yiyip çayınızı içtikten sonra diğer günün işlerini akşamdan hafifletip ertesi gün geldiğinizde çok iş bulunmuyor. Bu da rahatlıkla oluyor. Benim inşaatta çalışıyor olmam ev işlerini yapmamı engellemiyor. Rahatlıkla örgü örmek istersem örüyorum. Ders çalışmak istersem çalışıyorum. Çamaşırım bulaşığım derken rahat bir şekilde halledip vakit ayırabiliyorum” şeklinde konuştu.

İnşaat sayesinde yükseklik korkusunu yendi

İnşaat işi sayesinde yükseklik korkusunu yendiğini ifade eden Kevser Taşavlı, “Benim yükseklik korkum vardı. Evin balkonuna çıkıp aşağıya bakamayan insandım. İnşaata başladıktan sonra ilk çatı yaparken resmen yatarak emekleyerek çalıştım. Şimdilerde ise çok rahatım. Kiremit döşeyebiliyorum. Çatıya çıkabiliyorum. Tabi ilk sıralarda çok korkuyordum yüksekten hatta alay konusu bile olmuştum. Babam bir keresinde çok kızmıştı. ‘Yüksekten korkuyorsan git eve yat’ demişti. Ama yılmadım azmin sonu başarıdır” diye konuştu.
Baba Ramazan Taşavlı da, kızının azminden dolayı erkek işi denilen inşaat işini kendisinin yanında öğrenerek şu an usta olarak devam ettirdiğini söyledi. Kızıyla gurur duyduğunu ifade eden Taşavlı, herkesin öncelikle bir işe azmetmesi gerektiğini belirtti.
Kevser Taşavlı ile birlikte çalışan inşaat ustası Yasin Acan ise, “Kadının çalışması gayet normal bir durum. Acayip bir iş değil inşaatta çalışan erkek sayısında sıkıntı var, Kevser kardeşimiz de geldi çalışıyor. Çoğu erkekten daha iyi iş yapıyor. İçinde olduktan sonra her iş oluyor. Yaptığımız iş yapılmayacak kötü bir meslek değil” dedi.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.