25 Kasım 2024 Pazartesi

KAYSERİ’DE ÇAKMAKÇILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİSİ

Kayseri’nin son çakmak ustası Mustafa Ülgür, teknolojiye ve Çin malı çakmaklara rağmen sanatını ayakta tutmaya çalışıyor. Mesleğine aşık olduğunu ifade eden Ülgür, nefesinin yettiği yere kadar bu işi yapmaya devam edeceğini söyledi.

Çin malı çakmakların çıkmasıyla beraber artık insanlar kullan at mantığında çakmaklara talep gösteriyor. Çakmak tamiri mesleği ise bitme noktasına geldi. Kayseri’nin en eski çakmak tamircisi Mustafa Ülger, yıllardır Kayseri Meydan’da teknolojiye ve Çin mallarına karşı sanatını ayakta tutmaya çalışıyor. Kendisine sadece Kayseri’den değil şehir dışından da çakmaklar geldiğini ifade eden Ülgür: “Sanatkâr olan ayakta kaldı. Çakmakçılık benim 58 senelik mesleğim. 16 yaşımdan beri bu işi yaparım kendi mesleğimden emekli oldum. Türkiye’nin ve Avrupa’nın her tarafından bana iş gelir. Türkiye’nin her tarafından bana kaliteli çakmaklar gelir. Biz basit çakmaklara kalacak olsaydık burayı bir gün açamazdık.  Bir amelenin günlük kazancı dahi 150 lira iken bizim buradan 50 lira kazancımız zor oluyor. İhtiyacımız olduğu için değil sanatı icra etmek için, müşterilerimin rahatsız olmaması için bu işi devam ettiriyorum yoksa bırakmayı bende düşünüyorum. Günlük stres atmak için, eş dost geliyor onlarla uğraşıyoruz, dışarıdan gelen işleri yapıyoruz bu açıdan devam ettiriyoruz. Ben strese girdiğimde park, bahçe ve kahve bilmiyorum. Onun için bu durumlarda da mesleğimi icra ediyorum. Nefesimizin sonuna kadar da devam ettireceğiz.” dedi.

Sanatın önemini ve değerini kaybetmediğini, aksine kullan at çakmaklar piyasaya girince mesleğin ve sanatın güzelliğinin ön plana çıktığını ifade eden Ülgür: “Meslek hiçbir zaman ölmez, sanatkâr hiçbir zaman değerini kaybetmez. Bu açıdan sanatında düzgün iş yaptığın müddetçe ve mesleğini severek yaptığın müddetçe kalitesiz çakmaklar piyasada çok ama bizim elimize hastalara da çakmaklar çok. Şimdiler hatıralara çok değer veriyor. Benim müşterilerimin çoğu rahmetlik oldu. Birisi eline bir çakmak alıp geldiğinde arkadaş arkadaşa sen bunu nerden aldın deyip onun arkasından gider kaliteli çakmaklardan alıp gelirdi. Şimdi o müşterilerim rahmetlik oldu evlerinde onların çocukları hatıra olarak onları kullanıyorlar” ifadelerini kullandı.

Çırağı olduğunu ve çocuklarını da bu konuda yetiştirdiğini vurgulayan Ülgür: “Çırağım var çocuklarımı bu konuda yetiştirdim fakat onlara yaptırmıyorum. Bu meslekte sanatın prim olaraktan bir iş yaptığımız müddetçe sen götürürsün başka bir tarafta çakmağını oynatırsın kırarlar şöyle saatlerce yapamazlar. Buraya getirdiğinde çakmağına bir baktığımda arızasını hemen keşfederim. Ben bu işi bıraksam eş dost evime dahi gelir. Sadece benim mesleğim için değil her meslek için bu geçerlidir. Sanatkârım diyorsa işini severek ve özen göstererek yapar. Yaptığım iş gidip geliyorsa bunu yaptım olarak söylemem. Ben yaptığım işin 6 ay garantisini veririm. Müşterilerim de ona göre gelirler. Şimdi gelecek olan çıralar hemen para ne kadar diyorlar.  Rahmetli babamız bizi ustamızın yanına götürdüğünde eti senin kemiği benim derdi. Biz para pulda değildik. Biz teknolojinin arkasından gidiyoruz. Teknolojiyi takip etmediğimiz sürece kendimizi yenilemediğimiz sürece ilerleyemeyiz, ilerleyemediğimiz müddetçe batarız” diyerek sözlerini noktaladı.

HABER: SALİH ZEKİ ÇETİN

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.