Kayseri Eczacı Odası, 51. Seçimsiz Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirdi. Oda Başkanı Uğur Nuri Akın, eczacıların kapanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu bir kez daha hatırlatarak tepkisiz kalmayacaklarını ifade etti.
Kayseri Eczacı Odası, 51. Seçimsiz Olağan Genel Kurulu’nu Erciyes Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdi. Eczanelerin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu yineleyen Eczacı Odası Başkanı Uğur Nuri Akın, eczacıların yaşadığı birçok sorunu da dile getirdi. Başkan Akın, temel hedeflerinin mesleğin itibarını bir adım öteye taşıyabilmek olduğunu ifade ederek şöyle konuştu; “Bize düşen hiç durmadan sıkılmadan yorulmadan çalışmaya devam etmektir. Çünkü içiniz müsterih olsun değerli meslektaşlarım. Yönetim kurulumla beraber bizim tek bir amacımız var. Mesleği daha ileri nasıl taşıyabiliriz, mesleğimize katkıyı nasıl sunabiliriz? Mesleki olarak da birçok sorunlarımızın olduğunu defalarca dile getirdik. Her platformda da getirmeye özen gösteriyoruz. Ekonomik anlamda hızla çöküşe geçen bir eczane kolonileri var. Diğer taraftan da ülkemiz Ekonomisi var. Ülkenin ekonomisinden bağımsız düşünmemiz elbette kabul edilir bir şey değildir. Ama şuna baktığımız vakit en çok etkilenen meslek grubu da hiç şüphesiz eczacılar olmuştur. Zaten birçok sorunumuzu dile getirdiğimizi defalarca kez söyledik. Aslında iki tane temel sorunumuz karşımızda duruyor. Birincisi ekonomik problemlerimiz ikincisi istihdam ve gelecekle alakalı problemlerimiz. Ve bunu aslında çatısında da itibarla ilgili sıkıntılarımız var. Bizim temel hedefimiz mesleğimizin itibarını bir adım öteye taşıyabilmektir. Ekonomik anlamda hızla eriyen eczanelerimiz var dedik. Birliğimizin yapmış olduğu araştırmalar neticesinde her iki eczaneden birinin kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu görebiliyoruz. Bu gerçekten de acı bir durum. Bizim hep övündüğümüz bir şey var en yakın sağlık danışmayız birinci basamak sağlık danışmanıyız ve her mahallede vatandaşlarımızın sağlık hizmeti için varız diyoruz ama gün geçtikçe kapanma tehlikesiyle de karşı karşıya da kalıyoruz. Bu ekonomik anlamda iyileştirmek için elbette ki çözüm önerileri var. Çünkü geçtiğimiz yıllara baktığımızda 80li yılların başında 90lı yıllarda ve 2000li yıllarda aslında bize şunu gösteriyor. Sorunların yüzde 80’i aynı ve yine aynı şekilde çözüm önerileri de aynı. Demek ki burada bu usul ve esasta bazı hatalar yapılıyor değerli meslektaşlarım. Bizler bu usul ve esası doğru yola, doğru rayına koymak için çaba sarf ediyoruz. Ve bunun takipçisi oluyoruz. Eczane kolonileri can çekişirken bizlerinde bu konuda tepkisiz kalması elbette düşünülemez.”