Dr. Ecz. Ömer Faruk Çöl gerek hastaların sağlığı gerekse eczacıların ve eczane çalışanların sağlığı açısından hijyene oldukça önem vermek zorunda olduklarını söyleyerek vatandaşların girişlerde el temizliğini yapabilmeleri için hijyen stantları hazırladıklarını söyledi.
Sokağa çıkma kısıtlamasında eczaneler olarak vatandaşların hizmetinde olduklarını ifade eden Çöl; “Eczacılar olarak sokağa çıkma kısıtlamasında istisnayız. Halka, Covid-19 pandemisinde hizmet vermeye devam ediyoruz. Sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı gelen hasta sayımız oldukça düşük. Biz, her daim onlara hizmet vermek için hazır duruyoruz. Ayrıca raporlu kronik hastalarımıza devam reçetesiyle hizmet vermeye devam ediyoruz” dedi.
Maskelerin Kayseri’deki eczanelere ulaştığını, vatandaşların telefonlarına kod gelmeden eczaneye gelip maske talebinde bulunmaması gerektiğinin altını çizen Çöl; “Maskeyi parayla satın almamız ve satmamız yasak. Fakat devletimiz vatandaşlarımızın cep telefonlarına kodlar gönderecek. Eczacılar olarak biz, ücretsiz bir şekilde bu hizmeti bir görev olarak yerine getireceğiz. Eczane başı 500 maskemiz Kayseri’ye ulaştı. Vatandaşlarımız da kodları ulaştığı zaman eczanemize gelecekler. Vatandaşlarımızdan isteğimiz kodlar gelmeden eczaneye gelip maske talebinde bulunmasınlar” diye konuştu.
Hijyene oldukça önem verilmesi gereken bir dönem içerisinde olduklarını ve bu dönemde eczacılar olarak çeşitli tedbirler aldıklarını aktaran Çöl; “Hastalarımızın eczaneye ulaşmasıyla bir bulaş yolu oluşuyor. Bu bulaş yolu vesilesiyle de gerek hastalarımızın sağlığı gerekse eczacılarımız ve eczane çalışanlarımızın sağlığı açısından hijyene oldukça önem vermek zorundayız bu dönemde. Biz de girişlerde hastalarımızın el temizliğini yapabilmeleri için hijyen stantları tasarladık. Hijyen stantlarında hastalarımız içeriye girmeden ellerini dezenfekte ediyorlar. Eczacılarımız bu konuda kendileri insiyatif aldıkları için ve standart olmadığı için bazı karmaşalar yaşandı. Bahsettiğimiz şey asetatla rafları ve bankoyu kapatma yöntemi. Bunu Bilim Kurulu’ndan değerli hocalarımızla, bu konuda uzman olan hekimlerimizle asetat üzerinde virüsün daha uzun süre yaşadığını temizliğinin yapılamadığını belirttiler. Biz de bu önlemi bankomuzun önünü kapatarak gerçekleştirdik. Tüm eczacı arkadaşlarıma da cam veya pleksiglasla bankolarını kapatıp bulaş yolunu kesmelerini tavsiye ediyorum. Çünkü pleksiglas ve camlar dezenfekte edilirken zorluk çekilmiyor” şeklinde konuştu.
Çalışanlara eldiven kullanılmasını tavsiye etmediklerini de sözlerine ekleyen Dr. Ecz. Ömer Faruk Çöl; “Eldiveni eczanede çalışırken tavsiye etmiyoruz. Çünkü çapraz bulaşmaya vesile oluyor. Eldivenle dokunduğunuz bir şey size temiz hissi oluşturuyor. Ondan sonra yüzünüze dokunabiliyorsunuz. Bizim çalışanlara tavsiyemiz eldiven takmamaları, ellerini sabunla yıkamaları” ifadelerini kullandı.
“Eczaneler sağlık organizasyonunun vazgeçilmez bir unsuru”
Son yapılan çalışmalarla birlikte eczanelerin artık birinci basamak sağlık kuruluşu olarak tescillendiğini de dile getiren Çöl; “Ülkemizde sağlık kuruluşları üç basamaktır. Birinci basamak eczaneler dahil olmak üzere aile sağlığı merkezleri ve ayaktan teşhis ve tedavi yapılan kuruluşlardır. İkinci basamak kuruluşları eğitim ve araştırma hastanesi olmayan devlet hastaneleri, özel hastaneler. Üçüncü basamak kuruluşlar da eğitim ve araştırma hastaneleri, üniversite hastaneleri ve yan dal hastaneleridir. Son çalışmalarda eczanelerimiz birinci basamak sağlık kuruluşları kapsamına girdi. Bu vesileyle eczacılar ve eczane çalışanları sağlık organizasyonunun vazgeçilmez bir unsuru olduğu tescillendi. Son çıkan sağlıkta şiddet yasasında da eczacılar ve eczane çalışanları kapsama alındı. Bu da eczacılarımızın sağlık ordusunun vazgeçilmez unsuru olduğunu tescilledi. Yasada emeği geçenlere teşekkür ediyoruz” dedi.