Hunat TV
Kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine dair Türk Ceza Kanunu, Resmi Gazete’de yayımlandı. Hukukçu Niyazi Ünalmış, kanuna göre, suç işleyen kişinin salt indirim almaya yönelik kılık ve kıyafetine özen göstermesi, kravat takması, takım elbise giymesi gibi duruşmadaki şekli tutum ve davranışları, takdiri indirim nedeni olarak dikkate alınmayacağını söyledi.
Kadına ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Hukukçu Niyazi Ünalmış, konuya ilişkin yaptığı açıklamada kadına ve sağlık çalışanına yönelik şiddetin önlenmesi ve iyi hâl indiriminin kaldırılması ve ısrarlı takip adlı yeni bir suç tipinin Türk Ceza Kanunu’na eklendiğini söyleyerek; “Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanununda; 12.05.2022 tarihli, 7406 Sayılı Kanun ile önemli değişiklikler yapılmış olup, 27.05.2022 tarihinde resmi gazetede yayımlanmıştır. Başta kadına ve sağlık çalışanına yönelik şiddetin önlenmesi ve iyi hâl indiriminin kaldırılması dahil caydırıcılığın artması adına pek çok konuda önemli değişiklikler yapılmış ve “ısrarlı takip” adlı yeni bir suç tipi Türk Ceza Kanunu’na eklenmiştir” dedi.
KRAVAT TAKMAK, KİBAR KONUŞMAK İYİ HÂL İNDİRİM SEBEBİ SAYILMAYACAK
Kanunda yapılan değişiklikler ile şekli davranışların indirim takdiri indirim sayılmayacağını söyleyen Ünalmış; “İyi hal indirimi olarak da bilinen, Türk Ceza Kanunu 62/2 maddesinde düzenlenen kanun maddesi değiştirilerek, hâkime verilen takdiri indirim sebeplerinin kapsamı daraltılmış, duruşma sırasında mahkemeyi etkilemeye yönelik, şekli tutum ve davranışlar (kılık kıyafetine özen göstermesi, kibar konuşması vs.) gibi sadece şekli davranışlar takdiri indirim nedeni olmaktan çıkarılmıştır. Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Kanununda yapılan 12.05.2022 tarihli, 7406 sayılı kanun değişikliği gereğince, şekli tutum ve davranışlar artık hakimin takdir yetkisi kapsamında indirim sebebi sayılamayacaktır. Ayrıca takdiri indirim sebeplerinin gerekçesi de nihai kararda açıkça belirtilmesi gerekecektir” dedi.
KADINA KARŞI İŞLENEN SUÇLARIN CEZASI AĞIRLAŞTIRILDI
Kadına karşı şiddetle daha etkin mücadele edilebilmesi ve caydırıcılığın sağlanabilmesi amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit, işkence ve eziyet suçunun kadına karşı işlenmesi halinde cezası artacağını da sözlerine ekleyen Hukukçu Niyazi Ünalmış; “Yapılan bir başka önemli değişiklik ise kadına karşı işlenen; kasten öldürme, kasten yaralama, işkence, eziyet ve tehdit suçlarında caydırıcılığın artması adına ceza miktarları önemli ölçüde artırılmıştır. Yeni düzenleme ile; kasten öldürmenin kadına karşı işlenmesi halinde eski düzenlemede yer alan müebbet hapis cezası yerine ağırlaştırılmış hapis cezası, kasten yaralamanın kadına karşı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde işlenmesi halinde alt sınırın 4 aydan 6 aya, işkence suçunda 3 yıl olan alt sınırın kadına karşı işlenmesi halinde 5 yıla, eziyet suçunda 2 yıl olan alt sınır kadına karşı işlenmesi halinde 2 yıl 6 aya ve tehdit suçunda 6 ay olan alt sınır kadına karşı işlenmesi halinde 9 aya çıkarılmıştır” ifadelerine yer verdi.
KADINA VE SAĞLIK ÇALIŞANINA KARŞI ŞİDDET UYGULAYAN KİŞİ ARTIK TUTUKLU YARGILANACAK
Kadına ve sağlık çalışanlarına karşı kasten yaralamanın katalog suçlar arasında yer alacağını söyleyen Ünalmış; “Ceza Muhakemeleri Kanunu Madde-100/2’de yapılan değişiklikle birlikte; kadına karşı ve sağlık çalışanlarına görevleri nedeniyle kasten yaralama suçunun işlenmesi halinde, katalog suçlar kapsamında tutuklama nedeni olarak sayılacaktır. Kanun değişikliği ile birlikte; artık kadına ve sağlık çalışanına şiddet uygulayan kişi serbest bırakılmayacak, katalog suçlar kapsamına tutuklu yargılanacaktır. Ayrıca kasten yaralama suçunun; beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak kişiye karşı ve canavarca hisle işlenmesi halinde yine katalog suç dahilinde tutuklama nedeni sayılacaktır” dedi.
“ISRARLI TAKİP” SUÇU TÜRK CEZA KANUNU’NA EKLENDİ
Israrlı bir şekilde fiziken takip etme, haberleşme ve iletişim araçlarını veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışarak huzursuzluk yaratmanın da hapis cezası ile sonuçlanacağını ifade eden Ünalmış; “Yapılan yeni değişiklik ile birlikte “ısrarlı takip” olarak adlandırılan yeni bir suç tipi Türk Ceza Kanunu-123/A ek maddesi ile mevzuatımıza eklenmiştir. Bu suç tipi ile birlikte; ısrarlı bir şekilde fiziken veya bilişim sistemleri ve iletişim araçları üzerinden (sosyal medya, sms vb.) ya da üçüncü kişiler üzerinden temas kurmak üzere bir kişi üzerinde huzursuzluk oluşturmasına veya kendisinin ya da yakınlarının güvenliğinden endişe duymasına neden olan kişi 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacaktır. Bu yeni suç tipi sayesinde; özellikle sosyal medya üzerinden veya fiziken takip ederek rahatsızlık veren kişiler açısından caydırıcılığı olacaktır. Ayrıca suçun; çocuğa, boşandığı eşe, uzaklaşma kararı olan kişiye ve iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması halinde ceza miktarı artırılacaktır. Suçun kovuşturulması şikayete bağlı olacak ise de uzlaşma hükümleri bu suç tipinde uygulanmayacaktır” dedi.
MAĞDUR VE ŞİKÂYETÇİ KADINLARIN, ÜCRETSİZ AVUKAT İSTEME HAKLARI GENİŞLETİLDİ
Hukukçu Niyazi Ünalmış, yeni düzenlemelerle kadınların ücretsiz avukat isteme kapsamının da genişletildiğini ifade ederek; “Yapılan bir başka önemli değişiklik ise; mağdur, şikâyetçi ve katılan haklarını düzenleyen Ceza Muhakemeleri Kanunu 234. ve 239. Maddelerinde olmuştur. Kadınların ücretsiz avukat isteme hakkı, daha önce cinsel saldırı ve cinsel istismar suçları ile alt sınırı 5 yıldan fazla hapis cezası olan suçlarla sınırlandırılmışken, yapılan değişiklik ile birlikte; ısrarlı takip suçları ile kadına karşı işlenen kasten yaralama, işkence ve eziyet suçlarında da artık kadınlara baro tarafından ücretsiz avukat isteme hakları getirilmiştir” şeklinde konuştu.